8 Nisan 2010 Perşembe

Tim Burton-Alice in Wonderland


Koskoca başkentte sadece kentparkta 3D gösterildiğini, her yerde Tr seslendirme olduğunu ve yanıma hevesli bir eküri bulamadığımı düşündüğümüzde aylardır heyecan içinde bekledğim bu filmi yaşama anlarım hayal kırıklıkları ile başladı. Beklesem dvd alsam 3 boyutlu izleyemeyeceğim, gitsem izlesem Tr diye sinir olacağım. Durdum durdum gösterimden kalkmasının son günü gittim izledim filmi :) İyi ki de izlemişim kaçırsam üzülürdüm. Dvdsini her halükarda alacağım nasıl olsa sinema tadını da yaşamış olayım...


Çılgın Şapkacı
Mad hatter diyorum başka bişey demiyorum. Bu jhonny Depp nasıl birşeydir ben anlayamadım gitti. Adam ne kılığa girerse girsin beni cezbedebiliyor. Her zamanki gibi şahaneydi. Burada bir olayı anlatmadan geçemeyeceğim...
-Koca arkadaşına dert yanıyor
"Bu Neko Alice'e gitmek istiyor deli gibi."
"E gitsin abi ne var"
"Ya acayip acayip şeyleri seviyo bide Jhonny Depp var onda ya ondan, adam da bişeye benzese bari" (Kıskanıyo beni)
"Kim di o ya filmden göstersene bi şurdan" (Bilmemesi beni şaşırtıyor, Bilgisayara yöneliyorlar ve koca yukarıdaki resmi gösteriyor. Kısa bir şok anı ve ardından kahkahalar...)
"Abi bunu mu kıskanıyorsun ya. Yok artık!! Boşver gitsin ne çıkacak bundan"
Aah ah bilmiyorlar ki ben onu her haliyle severim :D
Filme dönersek, mimikleri ve hareketleri çok güzeldi. İnanılmaz keyif aldım, saflıklarına güldüm. Kırmızı kraliçenin kafasına yaptığı iltifatlara bayıldım.

Diğerleri
Alice'i oynayan kızı fragmanlardan sevmemiştim çok soğuk gelmişti ama filmde ona da ısındım. Kırmızı kraliçe muhteşemdi. O kafayı film boyunca nasıl o kadar büyük yapabilmişler öyle. Üstelik hiçbir yerde göze çarpan bir hata olmadan. Kekini çalanı aradığı sahne çok komikti. Öte yandan Anne Hathaway'i sevmeme rağmen filmde bana çok itici geldi. Bir arkadaşımın da değimiyle kadını resmen travestiye çevirmişler. Beyaz tamam ama zaten iri olan gözler ve dudaklar öyle bir boyanmış ki gözü resmen rahatsız ediyor. Çekin şunu algım bozulacak diyecektim :) Cheshire Kedisini çok güzel yapmışlardı pofuduk tombul ve ukala. Çılgın şapkacının şapkasına sulanması çok şekerdi.


Mekan ve Kostümler
Tam Tim Burton dan bekleneceği gibi harikaydı. O fantastik dünyada yer alması gereken herşey layıkıyla gösterilmişti. Ayrıca bu masalın diğer çocuk masalları gibi şen şakrak neşe dolu, mutlu sonla biten, aşk dolu olan bir masal olmadığını da varsayarsak masalın özünü ve gotik yanını Tim Burtondan daha iyi yansıtabilecek biri olabileceğini de düşünmüyorum. Ellerine sağlık! Bence her karakterin kostümü çok ayrıntılı ve özenliydi. Alice büyüdükçe ve küçüldükçe doğal olarak elbisesi değişiyordu. Mekanlar ve renkler beni çok tatmin etti. Rengarenk bir çocuk filmi beklentisiyle giden birçok kişi hayal kırıklığına uğramıştır çünkü ne bu masal öyle bir masal, ne de bu film öyle bir film. Tr gösterime girmesini ben çocuk filmi olarak görülmesine bağlıyorum ama 5 yaşında bir çocuğun da izlerken korktuğuna şahit arkadaşlarım var...

3D
Avatar kadar muhteşem olmasa da bence gayet iyiydi. Daha önceden izlediğim diğer üç boyutlu filmlerle karşılaştırdığımda onlardan daha iyi olduğunu söyleyebilirim. Ama avatar bir başkayıd tabii ki.

NOT
Filmin sonunda Alice ile Çılgın şapkacının öpüşeceklerini bir çok kişi gibi ben de düşündüm. Ama bence bu beklentimin kaynağı sık sık ikisi arasındaki ilişkiyi resmeden Bri-chan'in illüstrasyonları. Bakınız aşağıdaki gibi...


Son olarak:
Bir kuzgun neden çalışma masasına benzer? :)))

2 yorum:

  1. İzlemedim, izleyeceğim... Stardust!!! İzlemediysen izle, ben çok sevdim. Çok güzel bi' masal ve Robert de Niro gerçekten mükemmeldi. Eski bi' film... :)

    YanıtlaSil
  2. Ben de bunu izlemedim, izleyeceğim. Hemmen not alıyorum!!!

    YanıtlaSil